Basına ve Kamuoyuna!
İşgalci Türk devletinin halkımızı ve onun özgürlük mücadelesini tasfiye etmeyi amaçlayarak geliştirdiği saldırılara karşı görkemli bir direnişin yaşandığı 2018 yılında bu direnişe öncülük ederek şehadete ulaşan Rehşan, Şîndar, Ferat, Argeş, Awyer ve Brûsk yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz.
Halkımıza reva görülen kölece yaşama başkaldırarak özgürlük mücadelemize katılan ve her anlarında fedaice yaşayan ve mücadele eden Rehşan, Şîndar, Ferat, Argeş, Awyer ve Brûsk yoldaşlarımız, halkımızın en değerli evlatları ve aydınlık yüzleri olarak tarihteki yerlerini aldılar. Özgürlüğün bedelsiz olmayacağının bilincinde olarak başladıkları mücadelelerini zafere taşımak için gece gündüz demeden, yorulmadan ve hiçbir karşılık beklemeden yürüten bu değerli yoldaşlarımız, mütevazı yaşamları, samimi kişilikleri ve düşmana boyun eğmeyen asi duruşları ile Kurdistan’da kadın ve gençlik öncülüğünde yaratılan yeni ve özgür yaşamın yaratıcıları oldular. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere her kesimden halkımızın bu kahraman şehitlerimizi bulundukları her yerde anmaya ve onları yarattıkları yeni yaşamı anlamaya davet ediyoruz.
Yoldaşları olarak Rehşan, Şîndar, Ferat, Argeş, Awyer ve Brûsk yoldaşlarımızın bizlere devrettikleri mücadelelerini, onların hayallerini gerçekleştirene kadar sürdüreceğimizin ve hayalini kurdukları özgür Kurdistan’ı yaratacağımızın sözünü veriyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Rehşan Ararat |
Rehşan Ararat – Cansu Seferoğlu
|
Kod Adı: Şîndar Zîlan |
Şîndar Zîlan – Zîlan Avşar
|
Kod Adı: Ferat Dijwar |
Ferat Dijwar – Fırat Ağçakaya
|
Kod Adı: Argeş Çiya |
Argeş Çiya – Serkan Kahraman
|
Kod Adı: Awyer Sine |
Awyer Sine – Şaho Muhammedi
|
Kod Adı: Brûsk Çavreş |
Brûsk Çavreş – Suat Kaya
Rehşan yoldaşımız, Agirî’nin Bazîd ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Serhed halkımızın binlerce yıldır koruduğu kadim kültürü ve gelenekleri ile büyüyen yoldaşımız, özlü bir kişilik yapısı kazandı. Ailesinin mücadelemizin ilk yıllarından itibaren özgürlük hareketimizi tanımasından dolayı küçük yaştan itibaren Rêber Apo ve Hareket gerçekliğimizi tanıdı. Doğal köy yaşamı içerisinde büyümesinden dolayı Türk devlet sistemine yabancı olan yoldaşımız, ilkokula başladığı zaman düşman gerçekliğini de tanımaya başladı. Gittiği okulun kendisine ait olmadığını daha ilk andan itibaren anlayan yoldaşımız, kendi kültürel gerçekliğini korumanın çabasına girdi. Okuduğu süreçte bu okulların amacının Kürt çocuklarını asimile etmek olduğunu anlayan yoldaşımız, bunun için hiçbir zaman okula ısınmadı. Bu nedenle belli bir süre sonra okulu bırakarak ailesiyle yaşamaya devam etti. Ailesinin yanında köy işlerine yardımcı olan Rehşan yoldaşımız, çalışkan ve emekçi yönüyle öne çıktı. Bu nedenle çevresinde sevilen biri oldu. Özgürlük mücadelemizi küçük yaştan itibaren bilen yoldaşımız, köylerine giden gerilla gruplarının yoldaşlık ilişkilerinden, insani yaklaşımlarından derinden etkilendi. Bu nedenle her zaman gerillayı görmek isteyen yoldaşımız, bulduğu her fırsatta gerillanın yanına giderek mücadele hakkında tartıştı. Ablasının 2008 yılında gerilla saflarına katılmasından sonra gerillaya olan ilgisi bağlılığa dönüşen yoldaşımız, mücadelemizi daha yakından takip etmeye başladı. Bu süreçten sonra yaşama dair sorgulamaları daha da artan yoldaşımız, yaşadığı çelişkilerin cevaplarını aramaya başladı. İşgalci Türk devletinin halkımıza yönelik saldırıları, gerçekleştirdiği katliamlar ve halkımız üzerinde kesintisiz bir şekilde sürdürdüğü soykırım siyaseti Rehşan yoldaşımızın sorguladığı öncelikli konu oldu. Büyüklerinden Türk devletinin bu politikasını yüz yıldır sürdürdüğünü, geçmişte birçok katliamın yaşandığını dinleyen yoldaşımız, buna karşı bir direniş damarının da hep süregeldiğinin farkındadır. Rêber Apo öncülüğünde sürdürülen özgürlük mücadelesinin bu direniş geleneğinin son halkası olduğunun bilincinde olan Rehşan yoldaşımız, genç bir Kürt kadını olarak takınacağı tavrı netleştirmenin çabasına girdi. Yine kadınların kölelik şartlarında bir yaşam sürdürdüğünün bilincinde olan yoldaşımız, bu durumu hiçbir şekilde kabullenmedi. Yanı başında özgürlük için mücadele eden kadın gerillaların varlığını kendisi için güvenli bir liman olarak gören yoldaşımız, erkek egemenlikli sisteme ancak dağların doruklarında mücadele edilerek karşı koyabileceğini düşündü. Bu temelde 2014 yılında yüzünü dağlara dönen yoldaşımız, Tendurek alanından gerilla saflarına katıldı.
Bir süre Bakurê Kurdistan’da kaldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçen Rehşan yoldaşımız, Tendurek’de tanıştığı gerillaların yoldaşlık ilişkilerinden derinden etkilendi. Bu nedenle her zaman onları kendisine örnek alarak, mücadele çizgisini belirledi. Onların Apocu militanlık ölçülerindeki netliğini ve sıcak yoldaşlıklarını kendisine pusula yaptı. Xakurkê bölgesinde ilk eğitimlerini almaya başlayan yoldaşımız, kısa sürede dağ ve gerilla yaşamıyla bütünleşti. Yaşamın her ayrıntısını öğrenmek isteyen yoldaşımız, bu yönlü çabasıyla yoldaşlarına örnek oldu. Aldığı ideolojik eğitimlerle mücadele gerçekliğimizi yakından tanıyarak daha fazla katılım sağlamaya çalıştı. Özellikle kadın özgürlük ideolojisini anlamak için büyük çaba harcayarak özgürlük ilkelerini kişiliğinde somutlaştırmak istedi. Yine halk ve mücadele tarihimizi öğrenerek kendisini çözümleme gücüne ulaştı ve böylece önemli çıkışlar yaparak, mücadelesini büyüttü. Askeri derslere de büyük önem veren Rehşan yoldaşımız, bir kadın gerilla olarak YJA Star öncülüğüne layık bir askeri duruşun sahibi olmak istedi. Bu temelde birçok gerilla taktiğinde ve tarzında yetkinleşen yoldaşımız, tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Emekçi yönü ön planda olan yoldaşımız, her çalışmaya koşarak yoldaşlarının yükünü hafifletmenin çabasında oldu. Erkek egemenlikli sistemde kadının her anlamda zayıf görülmesine büyük öfke duyan yoldaşımız, güçlü iradesi ve yaşamın tüm alanlarındaki yetkinliği ile bu iddiaları boşa çıkarmayı başardı.
Eğitimi bitirdikten sonra yine Xakurkê bölgesinde çalışmalara katılan Rehşan yoldaşımız, işgalci Türk devletinin halkımıza yönelik soykırım saldırılarına duyduğu öfkeyi intikam hırsına dönüştürdü. Düşmanın 2015 yılından itibaren gerilla alanlarına saldırmaya başlamasıyla aktif bir şekilde eylemlere katılan yoldaşımız, yüreğindeki öfkeyi eylemlerde başarıya dönüştürmeyi bildi. Daha sonraları kendisini askeri anlamda uzmanlaştırmak ve profesyonel militanlık ölçülerine ulaşmak için kadın yoldaşlarıyla birlikte askeri, ideolojik eğitimlere katıldı. Yüksek temposu, istekli katılımı, bir devrimci olarak üstlendiği tarihi sorumluluk bilinci ile tüm yoldaşlarının saygısını kazanan Rehşan yoldaşımız, bu eğitimini de başarılı bir şekilde tamamlayarak yine savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçti.
Bir YJA Star militanı olarak öncülük misyonunun bilinciyle mücadeleye atılan Rehşan yoldaşımız hem yaşamda hem de savaş meydanında bu misyonuna denk bir çabanın sahibi oldu. Tüm mücadele yaşamı boyunca son derece aktif, heyecanlı ve coşkulu bir katılımın sahibi olan yoldaşımız, bu özellikleriyle çevresinde de moral aşıladı. 20 Mart 2018 günü gelişen bir düşman saldırısında şehadete ulaşarak mücadelesini zirvede tamamlayan Rehşan yoldaşımız hiçbir zaman unutulmayacak bir mücadelenin sahibi oldu. Yoldaşları olarak Rehşan yoldaşımızın anısını mücadelemizde yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.
Şîndar yoldaşımız, Serhed’in Erdexan kentinde dünyaya geldi. Ailesinin köklü bir yurtseverlik geleneğinden gelmesi nedeniyle küçük yaştan itibaren ulusal değerlerine bağlı bir şekilde yetişti. Aynı zamanda doğup büyüdüğü Erdexan kentinin mücadelemizin ilk geliştiği alanlardan biri olması ve bağrından öncü militanlar çıkarması nedeniyle Kurdistan Özgürlük Hareketi’ni erkenden tanıdı. Kurdistan’da yaşayan her Kürt çocuğu gibi düşman gerçekliğini ilk olarak gittiği okullarda tanıyan yoldaşımız, düşmanın halkımızı asimile etme ve soykırıma uğratma çabalarına ilkin burada şahitlik etti. Buna karşı ulusal değerlerine daha fazla sarılan yoldaşımız, kendisini var eden bu değerleri daha fazla yaşatmanın çaba ve arayışında oldu. Gençlik dönemlerinden itibaren yaşama dair çelişkileri iyice beliren yoldaşımız, ülkemiz Kurdistan’ın içinde bulunduğu işgal durumunu, halkımızın bundan kaynaklı sürekli baskı, şiddet, işkence ve katliamlarla yüz yüze kalmasını ve genç bir kadın olarak özgür bir gelecek görememesinin nedenlerini sorgulamaya başladı. Yaşamı asla kendisine verildiği ya da öğretildiği biçimde yaşayamayacağını anlayan Şîndar yoldaşımız, bu temelde arayışlara girdi. Yaşama dair sorduğu soruların ve yaşadığı çelişkilerin cevabının amansız bir mücadele gerektirdiğini kısa sürede bilince çıkaran yoldaşımız, verilecek mücadelenin özgür bir ülke ve yaşam yaratması gerektiğini düşündü. Ancak bu değerler için mücadele edilmesi gerektiğine inandı. Bu nedenle hiçbir zaman bireysel yaşam arayışına girmeyen Şîndar yoldaşımız, ancak içinde doğup büyüdüğü ve kişiliği üzerinde emsalsiz bir emeği olan toplumunun özgürlüğü ile özgürleşebileceğinin derin bilincindeydi. Bu temelde küçüklüğünden itibaren tanımaya başladığı Apocu Hareketi ve Rêber Apo gerçekliğini daha fazla tanımaya ve anlamaya yönelen yoldaşımız, başta kadın özgürlüğü olmak üzere halkımızın özgürlüğünün Apocu mücadele tarzıyla gerçekleşebileceğine inandı. Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın düşmanın tüm saldırılarına karşı onlarca yıl direnmesi, halkımızda ulusal uyanışı sağlaması ve her geçen gün halkımızı özgürlüğe bir adım daha yaklaştırmasından etkilenen yoldaşımız, gerillanın özellikle Kobanê ve Şengal’de katliamlarla yüz yüze kalan halkımızı fedaice savunmasından dolayı kararlaşmaya gitti. Genç bir Kürt kadını olarak kendisinin de halkımıza karşı sorumluluklarının olduğunun farkında olan Şîndar yoldaşımız, bu sorumluluklarını en iyi Kurdistan dağlarında yerine getirebileceğini düşündü. Bu temelde 2015 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak yeni bir yaşama kapı araladı.
Kurdistan dağlarına ulaştığında daha önce hiç görmediği güzelliklerle karşılaşan Şîndar yoldaşımız, Zagrosların ihtişamlı doğasına hayran kaldı. Dağlarda bir kelebeğin sonsuzluğa kanat çırpması gibi kendisini özgür hissetti. Bunun gerilla ve dağ yaşamından kaynaklandığının bilincinde olan yoldaşımız, bu nedenle bu yaşamın yaratıcısı Rêber Apo ve şehitler gerçekliğini daha fazla anlamanın çabasında oldu. Bunun da ancak eğitimlerle mümkün olacağının farkında olan yoldaşımız, başta ideolojik eğitimler olmak üzere tüm eğitimlere aktif bir katılım sağladı. Rêber Apo felsefesini anlamak için sürekli soru soran ve yoğunlaşan Şîndar yoldaşımız, öğrendiği her bilgiyi yaşamsallaştırmak için eşsiz bir çabanın sahibi oldu. Özellikle kadın özgürlüğü konusunda son derece duyarlı olan Şîndar yoldaşımız, Önderliğimizin bu konudaki çözümleme ve değerlendirmeleri üzerine yoğunlaşarak özgür kadın ilkelerini kişiliğinde temsil etmeyi başardı. Yine halk gerçekliğimizi daha fazla bilince çıkaran yoldaşımız, halkımızın maruz kaldığı asimilasyon ve soykırım saldırılarının etkilerini kişiliğinde çözümledi. Yine kapitalist sistemin üzerinde yarattığı etkileri de çözümleyen yoldaşımız, bunları birer mücadele gerekçesi yaparak aştı. Böylece özgür bir kadın militan olarak kendisini ideolojik olarak tüm çalışmalar için hazır hissetti. Fakat Kurdistan şartlarında bunun yeterli olmayacağının bilincinde olan Şîndar yoldaşımız, halkımızın soykırımla yüz yüze olduğu bir dönemde mutlaka askeri anlamda da kendisini geliştirmesi gerektiğini düşündü. Bu temelde gerilla savaş sanatına büyük bir ilgi ile yaklaşan yoldaşımız, gerillacılığın tüm ayrıntıları öğrenmek için büyük bir çabanın sahibi oldu. Azmi ve hırsıyla kısa sürede yetkin bir YJA Star gerillası olan yoldaşımız, bu özellikleri nedeniyle tüm yoldaşlarının saygısını kazandı.
Eğitimini başarılı bir şekilde tamamlayan Şîndar yoldaşımız, büyük bir heyecan ve coşku ile pratik çalışmalara yöneldi. Xakurkê bölgesinde çalışmalara dahil olan yoldaşımız; girişken, aktif ve fedakar bir katılımın sahibi oldu. Emekçi yönü ön planda olan Şîndar yoldaşımız, adım adım kendisini yaratmayı başardı. Kadın özgürlük çizgisinin yılmaz bir savaşçısı ve savunucusu olan yoldaşımız, birlikte mücadele ettiği yoldaşlarında da bu bilincin kökleşmesi için mücadele etti. Türk devletinin başta Medya Savunma Alanları olmak üzere tüm gerilla alanlarına yönelik saldırı başlatması üzerine savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçmek isteyen Şîndar yoldaşımız, bunun için ısrarcı oldu. Fakat aldığı örgüt ahlak ve terbiyesi nedeniyle tüm çalışmalara aynı ciddiyet ve kararlılıkla katılan yoldaşımız, Apocu devrimciliği kişiliğinde temsil etmeyi başardı.
26 Mart 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında şehadete ulaşarak özgürlük mücadelesini zirvede tamamlayan Şîndar yoldaşımız, ardından bizlere mutlaka başarılması gereken devrimci görevler bıraktı. Yoldaşları olarak Şîndar yoldaşımızın bizlere devrettiği tüm görevleri O’nun şahsında tüm şehitlerimize layık olmanın bilinciyle yerine getireceğimizin sözünü veriyoruz.
Ferat yoldaşımız Wan’ın Bêgirî ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin halkımızın toplumsal değerlerine sıkıca bağlı olmasından dolayı Kürt kültür ve geleneklerine uygun bir şekilde yetişti. Yedi yaşına kadar doğduğu köyde yaşayan yoldaşımız, köylerinin düşman tarafından boşaltılmasından dolayı ailesi ile birlikte Adana’ya göç etmek zorunda kaldı. Burada yaklaşık 10 yıl yaşayan yoldaşımız, toplumsal değerlerine bağlı kalmayı sürdürdü. Kişiliğinin doğal köy ortamında şekillenmesinden dolayı her türlü soykırımcı saldırı karşısında kendisini savunmayı başardı. Ailesinin 1990’lı yıllardan itibaren özgürlük mücadelemizi tanımasından ve amcası Ekrem Ağcakaya’nın düşman tarafından şehit edilmesinden dolayı küçük yaştan itibaren Rêber Apo ve Hareketimizi tanıyan Ferat yoldaşımız, her geçen gün mücadele gerçekliğimizi daha iyi anladı. Düşman gerçekliğini de amcasının şehadetinden, köylerinin zorla boşaltılmasından, göç etmek zorunda kaldıkları Adana’da ötekileştirilmelerinden ve okulda soykırım cenderesine alınmasından dolayı yakından tanıdı, bilince çıkardı. Bu nedenle düşmana karşı büyük bir öfke duyan yoldaşımız, gençlik dönemlerinden itibaren mücadele içerisinde yer almaya başladı. Özellikle daha sonra ailesi ile tekrar Wan’a döndükten sonra aktif bir şekilde mücadele saflarındaki yerini aldı. Yürüttüğü mücadelenin yanı sıra ailesinin isteği üzerine bir yandan okuyan yoldaşımız, diğer yandan da ailesinin geçimine katkıda bulunmak için en ağır işlerde çalıştı. Bu durum Ferat yoldaşımızın yaşam gerçekliğini daha iyi anlamasını sağladı. Bu nedenle yaşanan toplumsal sorunları daha iyi anlayarak onları çözümleyebildi. Yine düşmanın halkımıza yönelik soykırım politikalarının bilincinde olarak bununla mücadele etmenin çabasında oldu.
Dîlok’a üniversite okumak için gittiğinde buradaki devrimci, yurtsever gençlikle tanışan yoldaşımız, çalışmalara aktif bir şekilde dahil oldu. Bu süreçte yoldaşlarıyla yaptığı tartışmalardan, Rêber Apo’nun savunmaları ve çözümlemeleri temelinde yaşadığı yoğunlaşmalardan özgürlük hareketimizi ve Rêber Apo gerçekliğini daha iyi anlayan yoldaşımız, bunları daha fazla mücadele etmenin gerekçesi yaptı. Yine Kurdistan’da özgürlük gerillası öncülüğünde yürütülen mücadeleyi de yakından takip eden Ferat yoldaşımız, özellikle yaşanan şehadetlerden derinden etkilendi. Yakın akrabalarından gerilla saflarına katılımların olması da yoldaşımızın daha fazla yoğunlaşmasına neden oldu. Artık bir yol ayrımına geldiğinin farkında olan yoldaşımız, ya kahraman şehitlerimizin, Rêber Apo ve halkımızın büyük bedeller vererek yarattıkları özgür yaşama katılarak bunu öncülüğünü yapacaktı ya da sistemin çarkları arasında kölece bir yaşamı kabul edecekti. Tercihini özgür yaşamdan yana yapan Ferat yoldaşımız, 2015 yılında okuduğu üniversiteyi ikinci sınıfta terk etti ve yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
Doğup büyüdüğü köyün dağların yamacında olmasından dolayı dağlara yabancı olmayan Ferat yoldaşımız, kısa sürede gerilla yaşamına adapte oldu. Yeni savaşçılar eğitiminde öncelikle gerilla yaşamının detaylarını öğrenen yoldaşımız, bu konudaki istekli katılımı sayesinde önemli tecrübeler kazandı. Gençlik çalışmalarında yer aldığı süreçte Rêber Apo gerçekliğinin farkında olan yoldaşımız, gerilla saflarında aldığı eğitimlerle bu gerçekliği daha fazla bilince çıkardı. Bir militan adayı olarak kendisini Rêber Apo’nun özgürlük felsefesine adayan yoldaşımız, kişiliğinde önemli dönüşümler yarattı. Özellikle kapitalist yaşamın kişiliği üzerinde yarattığı etkiler üzerinde derin bir yoğunlaşma yaşayarak bu özellikleriyle amansız bir mücadeleye girişti. Sistemin üzerinde yarattığı etkileri çözümleyip aştıkça daha da özgürleştiğini dile getiren yoldaşımız, bunun Rêber Apo’nun felsefesi sayesinde gerçekleştiğinin bilincindeydi. Bu nedenle Önderlik fikirleri üzerine yaptığı araştırma ve yoğunlaşmalarını sürekli kıldı. Askeri çalışmalara da büyük bir ilgi ile yaklaşan Ferat yoldaşımız, özgürlüğün savunmasız olmayacağının farkındaydı. Özellikle Ortadoğu gibi bir bölgede halkımızın savunma güçlerinin daha da büyütülmesi ve geliştirilmesi gerektiğini düşünerek bu konuda üzerine düşen tüm görev ve sorumlulukları yerine getirmek için yoğun bir çaba içerisinde oldu. Kendisini gerilla savaş tarzında ve taktiklerinde eğiten yoldaşımız, kısa sürede önemli gelişmeler kaydetti.
Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Xakurkê bölgesinde pratik çalışmalara katılan Ferat yoldaşımız; yaşamdaki duruşu, ideolojik anlamdaki netliği ve olgun kişiliği sayesinde önemli çalışmalarda yer aldı. Burada birbirinden değerli birçok yoldaşıyla birlikte mücadele yürüten yoldaşımız, pratik anlamda önemli tecrübeler kazandı. Türk devletinin Medya Savunma Alanları başta olmak üzere halkımızın kazanımlarının olduğu tüm alanlara yönelik “Çöktürme Planı” çerçevesinde saldırılara girişmesi karşısında savaşın yoğunlaştığı alanlara geçmek isteyen yoldaşımız, bu isteminde ısrarcı oldu. Yoldaşlarına güven veren militan özellikleri sayesinde önerisi kabul edilen Ferat yoldaşımız, büyük bir moral, coşku ve heyecanla direniş mevzilerinde düşmana karşı fedaice savaşan yoldaşlarıyla buluştu. Onlardan aldığı manevi güç ve savaş tecrübeleriyle düşman üzerine yürümekten çekinmeyen yoldaşımız, birçok eylemde yer alarak yıllarca halkımıza karşı katliamlar yapan işgalcilerden halkımızın intikamını aldı. Cesur, dürüst, hesapsız ve emekçi kişiliği ile birlikte mücadele ettiği yoldaşlarında derin izler bırakan Ferat yoldaşımız, tüm yoldaşlarının örnek aldığı Apocu bir militan oldu. Kendisini tamamen özgürlük mücadelesine adayan ve fedailik çizgisinde bir yürüyüşün sahibi olan yoldaşımız, bunu yaşamın her anında ve alanında pratiği ile kanıtladı. Şehadete ulaştığı 20 Mart 2018 gününe kadar her zaman istikrarlı bir gelişmenin sahibi olan yoldaşımız, gelecek vadeden bir komutan adayı olarak tüm yoldaşlarının dikkatini çekti. Katılımından şehadete ulaştığı an’a kadar şehitler çizgisine olan bağlılığını güçlendirerek sürdüren yoldaşımız, bu yolda şehadete ulaşarak arayışında olduğu hakikatle bütünleşti. Yoldaşları olarak Ferat yoldaşımız şahsında tüm devrim şehitlerimizin öncülüğünde halkımızın hak ettiği özgür yaşamı yaratacağımızın sözünü veriyoruz.
Argeş yoldaşımız, Mûş’un Milazgîr ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Doğal köy ortamında büyüyen yoldaşımız, kültürüne ve toplumsal değerlerine bağlı bir şekilde yetiştirildi. Bu nedenle özlü bir kişiliğe sahip oldu. Küçük yaştan itibaren ailesinin yanında köy yaşamına katılan yoldaşımız, emekle iç içe büyüdü. Türk devlet okullarında bir süre okuyan Argeş yoldaşımız, bu süreçte düşman gerçekliğini tanıma imkanı buldu. Okulda öğretilen dilin ve aşılanmak istenen kültürün kendisine ait olmadığının farkında olan yoldaşımız, bu nedenle hiçbir zaman okula alışmadı. Kendisini sarmalayan bu asimilasyon ve soykırım cenderesinden kurtulmak için sürekli arayış ve çaba içerisinde oldu. Nihayetinde bir süre sonra okulu bırakan Argeş yoldaşımız, ailesinin geçimine katkıda bulunmak için ilkin köyde daha sonra da Türkiye metropollerinde çeşitli işlerde çalıştır. Emekçi ve fedakar kişiliği sayesinde hem ailesinde hem de çevresinde sevilen ve örnek gösterilen biri oldu. Özellikle metropollerde çalışmaya başlamasıyla birlikte yaşama dair çelişkileri ve sorgulamaları beliren yoldaşımız, bunların cevabını bulmanın arayışına girdi. Bir Kürt genci olarak halkımıza yönelik geliştirilen baskıları gören ve bizzat yaşayan Argeş yoldaşımız, bunun düşman politikalarından bağımsız olmayacağını erkenden bilince çıkardı. Türk devletinin halkımızı soykırıma uğratmak için sistematik olarak yoğun bir bastırma ve düşmanlaştırma politikası izlediğini gören yoldaşımız, buna karşı büyük bir tepki gösterdi. Varlığını korumak için mücadele etmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, bunu da en iyi Apocu Hareketle gerçekleştirebileceğinin farkındaydı. Çünkü başta Bakur olmak üzere Kurdistan’ın her karış toprağında en etkili mücadele yürüten ve halkımızı adım adım özgürlüğe kavuşturan mücadelenin Apocu Hareketle gerçekleştirildiğinin farkındaydı. Bu temelde 2009 yılında tanıştığı örgütlü mücadelenin içerisine giren Argeş yoldaşımız, ilk olarak devrimci, yurtsever gençlik çalışmalarında yer aldı. Bu çalışmalarda belli bir düzeyde ideolojik bilinçlenme yaşayan yoldaşımız, Apocu kültür ve ahlakı da içselleştirdi. Yer aldığı her çalışmada dürüstlüğü ile öne çıkan yoldaşımız, bu çalışmaların başarıya ulaşması için elinden geleni yaptı. Daha sonra farklı çalışmalara geçen Argeş yoldaşımız, mücadele temposunu daha da büyüttü. Türk devletinin halkımıza yönelik soykırım saldırılarını ısrarla sürdürmesi ve bu temelde katliam yapmaktan geri durmaması karşısında mücadelesini daha da büyütmesi gerektiğini düşünen Argeş yoldaşımız, bunu en iyi Kurdistan dağlarında gerçekleştirebileceğinin bilincindeydi. Bu temelde 2015 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız gerilla saflarına katılarak mücadelesini büyüttü.
Gerilla saflarındaki ilk eğitimini Xakurkê bölgesinde gören Argeş yoldaşımız, istekli ve bilinçli bir katılım sağladığı için kısa sürede dağ ve gerilla yaşamı ile bütünleşti. Gerillanın özgürlüğe, paylaşıma ve eşitliğe dayalı yoldaşlık ilişkilerini daha önce bilen yoldaşımız, bunu pratikte de yaşadığında büyük bir güç ve moral kazandı. Kendisinin de böylesi yoldaşların yoldaşı olması gerektiğinin bilincinde olarak eğitimlerine büyük bir heyecanla katıldı. Yaşama dair öğrendiği her ayrıntıyı hemen pratikleştirmek isteyen yoldaşımız, bu konudaki çabası ile tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir militan oldu. Dürüst ve samimi kişiliği ile birlikte eğitim gördüğü her bir yoldaşında etki yaratan Argeş yoldaşımız, her zaman yoldaşlarına layık olmak, onlarla birlikte mücadeleyi büyütmenin arayışında oldu. Aldığı eğitimlerle Rêber Apo’nun özgürlük felsefesini daha iyi anlayarak yaşamında ve kişiliğinde önemli değişimler yaratan yoldaşımız, kendisini adeta yeniden doğmuş gibi hissetti. Rêber Apo felsefesini ve gerilla yaşamını kendisini aynada görmek olarak ifade eden yoldaşımız, bu ayna karşısında kendisiyle yüzleşerek özüne ulaşmanın çabasında oldu. Aynı zamanda gerilla saflarına katıldığı süreçte Türk devletinin başta Medya Savunma Alanları’na olmak üzere tüm gerilla alanlarına saldırması nedeniyle askeri derslere büyük bir ciddiyet ve dikkatle katıldı. Gerilla savaş sanatına dair her ayrıntıyı öğrenmek isteyen Argeş yoldaşımız, bu yönlü verdiği çaba ve emekle önemli bir askeri birikimin sahibi oldu. Ayrıca kendisinden tecrübeli yoldaşlarının savaşa dair anılarını pür dikkat dinleyerek ve onlardan dersler çıkararak kendisini sürekli geliştirmenin çabasında oldu.
Eğitimini bitirdikten sonra yine Xakurkê bölgesinde çalışmalara dahil olan Argeş yoldaşımız, büyük bir istek ve heyecanla pratik çalışmalara katıldı. Emekçi kişiliği ile tüm yoldaşlarının dikkatini çeken yoldaşımız, bir an önce eğitimlerde öğrendiklerini yaşamda uygulamak istedi. Gerilla saflarında yeni olmasına rağmen duruşu ve katılımı ile yıllarca mücadele yürüten bir gerilla izlenimi veren yoldaşımız, yaşama ve gerillacılığa dair yetkinliği ile öne çıktı. Türk ordusunun gerilla alanlarına yönelik saldırılarının her geçen gün artması ve giderek bir işgal girişimine dönüşmesi karşısında sürekli eylem halinde olunması gerektiğini düşünen Argeş yoldaşımız, bu yönlü önerileri ile yoldaşlarına güç ve moral kazandırdı. Türk ordusuna karşı gerçekleştirilen birçok eylemde her zaman en ön safta yer alan yoldaşımız, cesareti, enerjisi ve düşmana vurmadaki ısrarı ile tüm yoldaşlarına öncülük yaptı. Gerillacılıktaki yetkinliği, arazi hakimiyeti ve duyarlı kişiliği ile her zaman aranan bir Apocu militan olan Argeş yoldaşımız, Xakurkê bölgesinde birçok alanda mücadele etti. Bu nedenle Xakurkê’nin birçok alanını tanıyan, arazisine en ince detayına kadar hakim olan yoldaşımız, bu özelliklerini girdiği her eylemin başarısına adadı. 2016 ve 2017 yıllarında fedailik çizgisinde yürütülen destansı gerilla direnişinde yer alan Argeş yoldaşımız, bu süreçte Türk ordusunun amaçlarına ulaşamamasında büyük bir emeğin ve çabanın sahibi oldu.
Fedailik çizgisinde yürüttüğü mücadelesini 20 Mart 2018 günü gerçekleşen düşman saldırısında şehadete ulaşarak zirvede tamamlayan Argeş yoldaşımız, her zaman özgürlük kavgamızda yaşayacak ve anısı önümüzü aydınlatan bir meşale olacaktır.
Awyer yoldaşımız, Rojhilatê Kurdistan’ın önemli merkezlerinden biri olan Sine’nin yurtsever Jawaro köyünde dünyaya geldi. Kürt kültür ve geleneklerinin bozulmadan ve en orijinal haliyle yaşandığı bu bölgede doğup büyümesinden dolayı, Awyer yoldaşımız özüne bağlı bir şekilde yetişti. Sistem okullarında bir süre okuduktan sonra ailesinin geçimine katkıda bulunmak için farklı işlerde çalışan yoldaşımız, erkenden emek olgusuyla tanıştı. Birçok işte çalışma yeteneğine sahip olan yoldaşımız, zeki ve çok yönlü kişiliği nedeniyle çevresinin dikkatini çekti. Henüz küçük yaşta ülkemiz Kurdistan’ın işgal edilme gerçekliğini gören ve bunu bilince çıkaran Awyer yoldaşımız, bu duruma karşı çıkan direniş mücadelelerinin ve yaşanılan kahramanlıkların hikayeleri ile büyüdü. Bu nedenle hem düşman gerçekliğini hem de direniş geleneğini çok iyi bilen yoldaşımız gençlik dönemlerinden itibaren mücadele arayışına girdi. Rojhilatê Kurdistan’da birçok farklı parti ve örgütün mücadele iddiası olduğunu gören yoldaşımız, bu hareketleri yakından tanımak istedi. Yurtseverlik duyguları ve düşmanın halkımıza yönelik geliştirdiği soykırım saldırılarına karşı duyduğu öfke önde olan Awyer yoldaşımız, bir şekilde halkımıza karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirmek istedi. Fakat mevcut örgüt ve partilerin halkımızı özgürlüğe kavuşturacak potansiyel ve felsefeye sahip olmadığını gören yoldaşımız, arayışlarını derinleştirerek sürdürdü. 2005 yılında mücadelemizi ve Rêber Apo gerçekliğini tanımaya başlayan yoldaşımız, daha ilk andan itibaren karşılaştığı Apocuların yaşam tarzlarından ve insani ilişkilerinden derinden etkilendi. Bunun üzerine mücadelemizi daha yakından tanımak ve anlamak isteyen yoldaşımız, arayış ve yoğunlaşmalarını derinleştirdi. Bir süre sonra kararlı ve iddialı bir şekilde mücadelemizle birlikte yürümek istediğini tanıştığı yoldaşlarına bildiren Awyer yoldaşımız, bu tarihten sonra çeşitli çalışmalarda yer alarak yurtseverlik görevlerini yerine getirmeye başladı. Bulunduğu her çalışmanın hakkını vermek isteyen ve bunun için müthiş bir çabanın sahibi olan yoldaşımız, uzun bir süre yer aldığı bu çalışmalarla Rojhilatê Kurdistan’da önemli gelişmelerin yaratılmasında emek sahibi oldu. Doğup büyüdüğü Sine kentinden ve Jawaro köyünden gerilla saflarına birçok katılımın olması ve şehadetlerin yaşanması, Awyer yoldaşımızın mücadelesini büyütmesinin gerekçesi oldu. Şehitlere layık olmanın onların mücadele bayraklarını daha da yükseklere çekmekle mümkün olduğunu erkenden bilince çıkaran yoldaşımız, bu temelde yoğunlaştı. DAİŞ çetelerinin Rojava ve Şengal’de halkımıza yönelik soykırım saldırıları gerçekleştirmesi üzerine mücadele çizgisini keskinleştiren Awyer yoldaşımız 2015 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
Gerilla saflarındaki ilk eğitimlerini Medya Savunma Alanları’nda gören Awyer yoldaşımız, ilk andan itibaren fırtınalı bir mücadele çizgisinin sahibi oldu. Zamanın ruhunu erkenden fark eden ve buna denk bir mücadele gerçekliğinin sahibi olmak isteyen yoldaşımız, eğitimlerine büyük bir ciddiyetle yaklaştı. Öğrendiği her şeyin mücadelesini güçlendireceğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun için büyük bir dikkat ve ilgiyle askeri ve ideolojik derslerini dinledi. Bu nedenle yaşamın tüm alanlarına aktif bir katılım sağladı. Yılların tecrübesini birkaç ayda edinen yoldaşımız, kısa sürede yetkin bir gerilla oldu. Gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden derinden etkilenen Awyer yoldaşımız, eğitim sürecinde bu yoldaşlık gerçekliğini kişiliğinde yaratmak için müthiş bir çabanın sahibi oldu. Bu özelliğiyle yoldaşlarının saygısını kazanarak örnek alınan bir militan oldu. Aynı zamanda Kurdistan dağlarının güzelliğinin etkisinde kalan yoldaşımız, yaşamın her anından tat alan ve bunu büyük mücadelenin gerekçesi yapan bir tarzın sahibi oldu.
Eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra bir süre Medya Savunma Alanları’nda mücadele yürüten yoldaşımız, daha sonra DAİŞ çetelerine karşı savaşmak için savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçti. Halkımıza karşı sorumluluklarını yerine getirmek isteyen ve bu anlamda ısrarlı bir duruşun sahibi olan yoldaşımız, bulunduğu alanda da etkin ve aktif bir katılımın sahibi oldu. Burada askeri anlamda önemli bir tecrübe ve birikimin sahibi olan Awyer yoldaşımız, devrimci yürüyüş tarzına denk olarak mücadelesini daha da büyütmenin arayışına girdi. Bu temelde yüzünü Bakurê Kurdistan’a dönerek gerillacılığın kalbi Botan’a geçti. Botan’da da başarılı bir pratiğin sahibi olan yoldaşımız, burada bulunduğu süre içerisinde emeği, fedakarlığı ve düşmana darbe vurmadaki ısrarı ile öne çıktı. Yaklaşık bir yıl Botan alanında görev yürüten Awyer yoldaşımız daha sonra kimi ihtiyaçlardan dolayı tekrar Medya Savunma Alanları’na geçti.
Her ne kadar Bakurê Kurdistan’dan dönmenin burukluğunu yaşasa da devrimci görevlerine dört elle sarılan ve üstlendiği tüm görevleri layıkıyla yerine getiren yoldaşımız, bu duruşuyla örnek bir Apocu militan oldu. 5 Mart 2018 günü şehadete ulaşarak ölümsüzleşen Awyer yoldaşımız özgürlük değerlerine bağlılığı, ulusal özelliklerini korumadaki ısrarı, samimi, dürüst ve emekçi kişiliği ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Yaşamı ile olduğu kadar şehadeti ile de her zaman değer yaratacak öncü bir militan olan Awyer yoldaşımız şahsında tüm özgürlük şehitlerini bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz.
Brûsk yoldaşımız Wan’ın Erdîş ilçesinde Serhed’in kadim Bekiran aşiretine mensup bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin köklü bir direniş geleneğinden gelmesi, Kürt kültür ve geleneklerini tüm baskı ve asimilasyon politikalarına rağmen ısrarla sürdürmelerinden dolayı özüne bağlı bir şekilde yetişti. Yaşadığı çevrenin yurtsever olmasından dolayı erkenden Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ni tanıyan yoldaşımız, özellikle gerillaya karşı büyük bir sempati besledi. Gerillanın fedakârca mücadele etmesinden ve halkımızın özgürlüğü için bedel vermekten çekinmemesinden derinden etkilendi. Türk devlet okullarında bir süre okuyan Brûsk yoldaşımız, tüm Kürt çocukları gibi düşman gerçekliğini ilk olarak burada tanıdı. Her şeyi ile kendisine ait olmayan bu okullarda kendisini bir yabancı gibi hissetti. Bu nedenle ilk okulu bitirdikten sonra okula devam etmedi. Düşmanın okullar aracılığı ile geliştirmek istediği asimilasyondan çok fazla etkilenmeyen yoldaşımız, okulu bıraktıktan sonra doğal köy ortamında Kürtlük özüne uygun bir şekilde yaşadı. Burada ailesine köy işlerinde yardımcı olan yoldaşımız, gençlik dönemlerinden itibaren ailesinin geçimine katkıda bulunmak için Türkiye metropollerine gidip çalışmak zorunda kaldı. Gittiği şehirlerde düşman gerçekliğini daha iyi anlayan Brûsk yoldaşımız, buralarda Kürt halkının ötekileştirildiğini daha net bir şekilde gördü. Aynı zamanda emeğinin değersizleştirildiğini ve Kürt olmasından dolayı ayrımcılığa maruz kaldığını gören yoldaşımız, bu uygulamaların mimarı olan Türk devletine büyük bir öfke duymaya başladı. Bulunduğu yerde bazı yurtsever gençler aracılığı ile örgütlü mücadeleyi tanıyan yoldaşımız; gittiği toplantılar, arkadaşlarıyla yaptığı tartışmalarla hem düşman gerçekliğini daha fazla bilince çıkardı hem de halkımızın yürüttüğü özgürlük mücadelesini daha yakından tanıdı. Kısa süre sonra devrimci yurtsever gençlik çalışmalarında yer alan yoldaşımız, aktif bir şekilde katılım sağladı. Türk devletinin halkımıza yönelik baskı, şiddet, işkence ve katliamlarına karşı mutlaka mücadelesini büyütmedi gerektiğini düşünen Brûsk yoldaşımız, bu yönlü arayışlarını daha da derinleştirdi. Özellikle Türk polislerinin Kürt analarına yönelik uyguladığı şiddet ve işkencelere büyük tepki gösteren yoldaşımız analarımızın özgür bir ülkeyi fazlasıyla hakkettiğini düşünerek mücadeleye gerilla saflarında devam etme kararlılığına ulaştı. Bu temelde 2015 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönen Brûsk yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak çocukken hayranlık duyduğu gerilla ile bütünleşti.
Bakurê Kurdistan’dan gerilla saflarına katılan Brûsk yoldaşımız, ilk eğitimini buradaki yoldaşlarımızdan aldı. Savaş şartlarında tecrübe sahibi olan böylesi yoldaşlardan eğitim görmenin fırsatını iyi değerlendirerek kısa sürede gerilla ve dağ yaşamına alıştı. Bir süre Bakur’da kaldıktan sonra daha sistematik eğitimler alması için Medya Savunma Alanları’na geçmesi önerildi. Bu öneriyi kabul eden Brûsk yoldaşımız, daha sonra Xakurkê bölgesine geçerek yeni savaşçılar eğitimi almaya başladı. İdeolojik ve yaşamsal derslere büyük bir önem veren Brûsk yoldaşımız, bunları kişiliğini Apocu ilkeler temelinde dönüştürmenin zemini yaptı. Eğitim süreci ile yaşadığı derin yoğunlaşmalarla sistemin kişiliğinde yarattığı tahribatları bir bir aşmaya başlayan yoldaşımız, böylece kendisini daha özgür hissetmeye başladı. Gerilla saflarına katıldığı süreçte Türk devletinin başta gerilla alanları olmak üzere tüm halkımıza ve Hareketimize yönelik kapsamlı saldırılara girişmesi üzerine kendisini gerilla savaş sanatında geliştirmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, böylece askeri derslere büyük bir önemle yaklaştı. Gerillacılığa dair tüm ayrıntıları en ince detayına kadar merak eden ve öğrenmek için çaba harcayan Brûsk yoldaşımız, eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladı.
Yine Xakurkê bölgesinde pratik çalışmalara katılan yoldaşımız, eğitimlerde öğrendiklerini başarılı bir şekilde yaşamsallaştırdı. Türk devletinin halkımıza yönelik saldırılarına karşı büyük bir öfke besleyen Brûsk yoldaşımız, bir an önce savaşın yoğun olduğu cephelere giderek Türk devletinin yaptığı katliamların intikamını almak istedi. Bu amacına ulaşmak için yoğun bir ısrarın sahibi olan yoldaşımız, yaşamdaki militan duruşu ve savaşa dair yoğunlaşmalarıyla da bunu gösterdi. Böylece yoldaşlarının güvenini kazanarak düşmanla savaşın yoğun olduğu alanlara geçti. Burada işgalcilere karşı geliştirilen birçok eylemde yer alarak başarılı bir pratiğin sahibi oldu. Dürüst, cesur ve yetenekli kişiliği ile birlikte mücadele yürüttüğü tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Yaşamın her anında moralli ve sürekli hareket halinde olan Brûsk yoldaşımız, bu özellikleriyle tüm yoldaşlarını yaşamın ahengine ortak etmeyi başardı. Bu nedenle her zaman birlikte yaşanmak ve mücadele edilmek istenen bir Apocu devrimci oldu. 20 Mart 2018 günü gelişen düşman saldırısında beraberindeki yoldaşlarıyla şehadete ulaşan Brûsk yoldaşımız, ardından zengin bir mücadele mirası ve hiçbir zaman unutulmayacak değerli anılar bıraktı. Yoldaşları olarak Brûsk yoldaşımızın hayallerini gerçekleştirme sözümüzü yineliyoruz.
20 Ekim 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi